İlk bölümü okumak için : Yol Parası-Taş Parası-1
Hesaplamalar yapıldıktan sonra tahakkuk ettirilir. Ama burada bir incelik var.
İlgili yönetmeliğin 5. maddesinin son cümlesinde “... 4 üncü maddede belirtilen mükellefler adına Belediye Encümeninin kararını müteakip tahakkuk ettirilir. “ diyor.
Yani bu tahakkuk için mutlaka encümen kararı alınmalıdır. Yani encümen kararı olmadan tahakkuk yapılamaz
Bu konuda Danıştay 9.Dairesi 14.02.2006 gün ve E . 2005/1831, K. 2006/284 sayılı kararında,
“Davacı kurumdan ihtilaf konusu yol harcamalarına katılma payının tahakkuk safhası geçirilmeden doğrudan düzenlenen ödeme emri ile istenildiği anlaşıldığından 2464 sayılı Yasanın 90. maddesinde belirtilen hüküm karşısında düzenlenen ödeme emrinde yasal isabet görülmemiştir.” denilmiştir.Tek başına ilan etmek yetmiyor. Ayrıca bu değerler mükelleflere tebliğ usulüne göre tebliğ edilmelidir.
Bu arada yine belediyenin yapacağı bir iş daha vardır.
Harcamalara katılma payına tabi gayrimenkullerin listesi belediyelerce ilgili tapu dairelerine bildirilir. Bu gayrimenkullerin satış, hibe ve trampaları halinde tapu dairesi payın tahsilini sağlamak üzere, belediyeyi haberdar eder ve pay ödenmedikçe intikal işlemi yapılmaz
Satış, hibe ve trampa gibi devir hallerinde ferağ sırasında o tarihe kadar ödenmemiş taksitler peşin olarak tahsil olunur.
Gelelim bu paraların tahsiline.
Yönetmeliğin 22. maddesi “Harcamalara Katılma Payları belediyeler veya bunlara bağlı kuruluşlarca, yukarıdaki esaslara göre hesaplanarak ilan ve tebliğ edildikleri yılı izleyen bütçe yılından itibaren 4 yılda bir 4 eşit taksitte tahsil olunur.“ ama devamında “ Taksitlerin her yılın hangi ayında tahsil edileceği belediye meclislerince kararlaştırılarak mükelleflere duyurulur.“ denmekte.
Yani burada “Belediye Meclisinden” bir karar almasını istenmektedir.
Diğer hükümler:
* Peşin ödemede %25 indirim uygulanır.
* Zamanında ödenmeyen paylar için gecikme zammı uygulanır.
* Bunun için ödeme emri çıkarılır ve 7 gün içerisinde ödenmesi istenir.
* Ödenmezse haciz işlemi başlatılır.
* Zaman aşımı var mıdır?
* Evet. 2 türlü zaman aşımı sözkonusudur.
Birincisi tahakkuk ve tebliğde. Yol hizmete girdikten 5 yıl içerisinde hesaplanıp, tahakkuk ve tebliğ yapılmazsa zaman aşımına uğrar.
İkincisi ödemede. Katılma payı,vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar
Sonuçta sevgili arkadaşlar bu konuyla ilgili mevzuat 3 kanun ve 1 yönetmelikten oluşur. Aşağıda isimlerini ve linklerini veriyorum.
2464Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu
213Sayılı Vergi Usul Kanunu
6183sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanununun harcamalara katılım payları ile ilgili yönetmelik
(Bu arada bazı mevzuatlar arasında bariz çelişkiler de sözkonusudur. Bunun da farkında olmak gerekir)
Gelelim işin diğer tarafına.
Söz konusu kanunun 86. Maddesi 06.12.2012 tarihine kadar “Belediyelerce veya belediyelere bağlı müesseselerce aşağıdaki şekilde inşa, tamir ve genişletilmeye tabi tutulan yolların iki tarafında bulunan veya başka bir yola çıkışı olmaması dolayısıyla bu yoldan yararlanan gayrimenkullerin sahiplerinden Yol Harcamalarına Katılma Payı alınır “ şeklinde idi.
Yani emredici , amir hüküm içeriyordu.
Fakat 06.12.2012 tarihinde Resmi gazetede yayınlanıp yürürlüğe giren 6360 sayılı “bütün şehir” yasasının 28. maddesinde 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunun 86. maddesindeki “alınır” hükmü “alınabilir” olarak değiştirdi. Bu tercih, yanialınıp alınmamasına karar verme yetkisi Belediye Meclisine bırakıldı.
Bu kanunun Geçici 1. maddesinin 27. fırkasında ise “Bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce yolların inşa, tamir ve genişletilmesi nedeniyle 2464 sayılı Kanun’un 86’ncı maddesi uyarınca tarh edilmemiş harcamalara katılma payları belediye meclisi kararıyla alınmayabilir”hükmü getirilmiş idi.
Bunun anlamı şudur. Eğer Belediye 06.12.2012 tarihinden önceki katılım payları tarh ve tahakkuk yapılmışsa tahsilat devam edecek ama yapılmamışsa Belediye Meclis Kararıyla alınmayabilecektir.
Söz konusu Geçici 1. madde 27. fırkasının Anayasa Mahkemesince 12 Eylül 2013 tarih ve 2013/19 sayılı Kararı ile Anayasa’ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE karar verildi.
Eğer samimi niyet “katılım payları alınmaması” yönünde ise burada yapılacak işlem şuydu.
Yasanın yürürlüğe girme tarihi ile iptal tarihi arasında yaklaşık 9 ay süre vardır. Her ne kadar hukuki olarak tartışılsa bile Anayasa Mahkemisinin iptal kararları geriye yürümemektedir.
Ve de 6360 sayılı “Bütün Şehir Yasası'nın” iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulduğu bilinirken yapılacak iş bu 9 aylık süre içinde Belediye Meclisinde alınacak bir karara bakardı. “Onun bunun kazığı” gibi çirkin değerlendirmeler yapılmazdı.
Şimdi geliyoruz gerçek samimiyet testine.
6360 sayılı kanunun 28. Maddesi iptal edilmedi. Yani şu an geçerli ve yürürlükte. Belediyenin bundan sonra “yol harcamalarına katılım payı” alıp almamasını Belediye Meclisi belirleyecek.
Bununla ilgili Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclis Grubu aşağıdaki önergeyi şubat ayında verdi. Oybirliği ile gündeme alınıp plan bütçe komisyonuna sevkedildi.
Doğal olarak Şubatta sevkedilen bu önerge mart ayında meclise karar için gelmeliydi.
Ama gelmedi. Çok mu iş vardı acaba?Bazı arsa ve tarlaların satışı mart ayında meclise gelip , geldiği gün 10 dakikada plan bütçe komisyonundan jet hızıyla “geçiriliyorsa “ ...
Sayın Belediye Yönetimi açık ve net olun.
Eğer “katılım paylarının” alınmasından yana iseniz açıkça gerekçelerinizle birlikte söyleyin. Yok eğer “alınmaması” nı düşünüyorsanız bir an önce gereğini yapın.
Buna kimsenin bir şey diyeceğini sanmam. Çünkü yönetim mali durumuna bakar, yatırımlarına bakar ve bir karar verir. Bu onun tercihidir. Saygı duyarım. Ama “istemiyorum ama yan cebime koy” tavrı, “başkaları üzerinden mazeret üretme “ çalışmaları yapmayın.
Saygılarımla iyi çalışmalar diliyorum.
(Not: Hukuki görüşler şahsımın yorumlarıdır.Eksik, yanlış ve hatalı da olabilir. En "doğrusu" hukukçuların değerlendirmeleridir.)